Eski Beşiktaş orta saha oyuncusu ve şu an tanınmış bir futbol analisti olan Sinan Engin, son dönemde Avrupa’nın en yetenekli forvetlerinden iki ismi karşılaştırdı: Napoli’nin Victor Osimhen’i ve Lazio’nun Ciro Immobile’sini.
Engin’in yorumları, Osimhen’i Immobile’den ayıran özelliklere odaklanıyor, özellikle Osimhen’in hırsı ve başarıya olan açlığını vurguluyor; bu özelliklerin Nijeryalı forveti İtalyan rakibinden ayıran faktörler olduğunu düşünüyor.
Her iki oyuncu da Avrupa futbolunda etkileyici kariyerler elde etmiş olsa da, Engin, Osimhen’in azmi ve hedefleri sayesinde sahadaki etkisini daha yüksek bir seviyeye taşıdığını ve daha büyük başarı potansiyeline sahip olduğunu belirtiyor. Aksine, Immobile’nin kariyerinin, benzer bir hırs eksikliği nedeniyle sınırlı olduğunu düşünüyor.
Victor Osimhen’in Avrupa futbolundaki yükselişi adeta fırtına gibi oldu. 25 yaşındaki Nijeryalı forvet, Lille’deki başarılı performansının ardından 2020 yılında Serie A devi Napoli’ye transfer oldu. Napoli’ye geldikten sonra Osimhen, hızla İtalya’da en çok korkulan forvetlerden biri haline geldi, Napoli’nin hücum hattında önemli bir rol oynayarak son yıllarda Serie A şampiyonluğu yarışına katkıda bulundu.
Osimhen’in oyun tarzı, ham atletizm, teknik yetenek ve sarsılmaz çalışma azminin birleşimidir. Hızı, gücü ve klinik bitiriciliği onu savunmalar için sürekli bir tehdit haline getiriyor, aynı zamanda takım arkadaşları için alan yaratma yeteneği de geniş bir takdir topluyor.
Engin’e göre, Osimhen’i diğerlerinden ayıran en büyük özellik ise durmaksızın sahip olduğu hırsıdır. Nijeryalı forvet, kendisini her zaman en yüksek seviyede test etme arzusunu sürekli olarak dile getirmiştir ve en büyük kulüplere transfer olma hedefi, başarıya olan açlığını net bir şekilde gösteriyor. Osimhen, başarıya doymayarak her zaman kendisini geliştirmeye ve daha büyük zirvelere ulaşmaya çalışıyor.
Öte yandan, Ciro Immobile son on yılın en verimli İtalyan forvetlerinden biri olmuştur. Lazio kaptanı, Serie A’nın en çok gol atan oyuncularından biri olarak defalarca Altın Ayakkabı ödülü kazanmış ve ligin en iyi forvetlerinden biri olarak kendini kanıtlamıştır. Ancak Engin, Immobile’nin kuşkusuz klinik ve güvenilir bir forvet olmasına rağmen, hırsının Osimhen’in seviyesinde olmadığını düşünüyor.
Immobile, kariyerini büyük ölçüde Lazio’da geçirdi ve burada büyük bir başarı kazandı, Serie A şampiyonluğu yarışına katıldı, Coppa Italia kazandı ve sayısız bireysel ödül aldı. Ancak, Osimhen’in aksine, Immobile, kıtanın en büyük kulüplerine transfer olma çabasında olmamıştır. Immobile, Lazio ve İtalya milli takımı için etkileyici bir performans sergilemiş olsa da, odak noktası bir kulüpte merkezi bir figür olma üzerine olmuş gibi görünüyor, en iyi liglerde ve Avrupa’da sürekli şampiyonluk mücadelesi veren kulüplerde kendini test etme arzusundan yoksundur.
Engin’in analizinde, iki oyuncu arasındaki zihniyet farkı kritik bir nokta olarak öne çıkıyor. Immobile, özellikle Lazio gibi her zaman ligin zirvesinde yer almayan bir kulüpte performans sergileyerek, Serie A’da yüksek takdir toplayan bir oyuncu olsa da, Osimhen’in hırsı onu daha yüksek hedeflere yöneltiyor. Osimhen, bir gün Avrupa’nın en büyük kulüplerinde oynamayı hedeflediğini açıkça dile getirdi ve Napoli’deki performansları, onu kıtanın en büyük kulüplerinden bazıları için cazip bir aday haline getirdi.
Bu hırs sadece daha büyük kulüplere transfer olma arzusuyla ilgili değil; aynı zamanda Osimhen’in, kendisini en iyi futbolcularla karşılaştırma ve UEFA Şampiyonlar Ligi gibi prestijli turnuvalarda mücadele etme isteğini yansıtıyor. Immobile, İtalya’nın en iyi forvetlerinden biri olmasına rağmen, en iyi liglerde veya Avrupa’da kendini test etme konusunda aynı seviyede bir hırs sergilememiştir.
Her iki oyuncu da kariyerlerine devam ederken, hırslarındaki fark önemli sonuçlar doğurabilir. Immobile’nin Lazio ve İtalya için önemli bir figür olmaya devam etmesi muhtemelken, Osimhen’in başarıya olan açlığı onu yakın gelecekte Avrupa’nın elit liglerinden birinde bir büyük kulüpte oynatabilir.
En yüksek seviyede rekabet etme potansiyeli, Osimhen’i heyecan verici bir prospect haline getiriyor. Engin’in yorumları, futbol dünyasında hırsın ne kadar güçlü bir etken olduğunu hatırlatıyor ve bu özellik, Osimhen’in mirasını tanımlayarak onu Immobile gibi tek kulüpte mutlu olan oyunculardan ayırabilir.
Sonuç olarak, hem Osimhen hem de Immobile başarılı kariyerler elde etmiş olsa da, Osimhen’in durmaksızın süren hırsı onu önümüzdeki yıllarda izlenmesi gereken bir oyuncu yapıyor. O, dünya futbolunun en büyük sahnelerinde kendini sürekli olarak test etmeye devam ederken, büyüklüğe doğru ilerliyor.